Son hastaligin herkesi etkiledigi kesin. Hastaliktan kurtulan da, "Aman
yakalanmayayim" diyen de neticede bir diyet ödüyor. Isin saglik ve manevi boyutunu çok konustuk. Simdi problemleri giderme zamani.
Özellikle bütün dünyada evlerde tartismalarin, gerginliklerin, hatta siddetin çogaldigini ajanslar bildiriyor. Bütün ülkelerde manzara bu.
Bosanmalar çogaldi. Siddet artti. Bir virüs gerçekten de beklenmeyecek etkiler olusturdu. Bazen insanligin acziyetine sahit oluyoruz.
Kari-koca bu süreçte daha sevecen olmalilar. Daha toleransli, daha anlayisli, beklentilerini kontrol eden bir sorumluluk içinde davranmalilar. Neticede sokaga, disariya alismis erkekler geriliyor, ama çaresi de yok. Bütün Avrupa'da da uzun süreli yasaklar uygulaniyor. Hatta daha da sert tedbirler aliniyor. Oralarda da hem kadin, hem erkek evde oturuyorlar.
Bu süreci az sikintiyla asmaliyiz.
Kadin kocasini, koca karisini anlamali. Eksigini
aramamali. Hatta gerekirse mutfakta, diger ufak islerde
erkekler, eslerine yardimci olmalilar. Zoru, asilir hale getirmek
elimizde. Karsilikli anlayis gelistirelim. Birbirimizi anlayalim. Anlayis lazim.
Aslinda kadinlar sevinmeliler. Neticede çok zor gördükleri kocalarini artik her gün görüyorlar. Güzel degil mi?
Isin bir diger yönü çocuklar... Çocuklar ve gençler evde oturunca hem aileleriyle daha fazla ilgileniyorlar hem de aile bütünlügüne katkilari oluyor. Tabii bu arada aileler, evlatlarini daha yakindan tanima imkâni buldular. Belki onaylamadiklari bazi huylarina da sahit oldular. Bunlar hep olabilir, anlasilabilir seylerdir. Önemli olan evlatlarimizi sarmalamak, korumak ve kucaklamak suretiyle kazanmak olmalidir. Hatalarini görmemeliyiz.
Onlara en güçlü siginagin aile oldugunu hissettirmeliyiz.
Aile sicakligini hiçbir yerde bulamayacaklarini görmeliler.
Bu köse yazisini asagidaki linke tiklayarak sesli bir sekilde dinleyebilirsiniz
Nihat Hatipoglu | Pandemi günlerinde ailenize iyi davranin
Kitap okumalari yapalim
Özellikle bugünlerde Hz. Peygamberimizin hayatini anlatan güvenilir eserler edinip okumaliyiz. Kur'an-i Kerim tefsiri edinebiliriz. Ailece her gün birkaç sayfa okuyabiliriz. Ilmihal bilgilerini tazeleyelim.
Cemaatle namaz kilalim
Esimizi ve çocuklarimizi arkamiza alarak cemaatle namaz kilalim. Evde kim imamlik yapabilecek bilgiye sahipse o namazi kildirmali.
Toplu dua edelim
Her yemek öncesi ve sonrasi dualar yapabiliriz. Sabah veya aksam bu dualari tekrar edelim.
Kur'an okumalarini çogaltalim
Yüce Kitabimizdan her gün birkaç sayfa veya en azindan birkaç ayet okuyalim.
Düsünelim. Mesajini hayatimiza uyarlayalim.
Komsularimiza yemek ikrami
Bugünlerde yemegimizi yaparken durumu iyi olmayan ailelere, özellikle yemek ikrami yapalim. Çorbamizin suyunu çok koyalim.
Hz. Ali'nin büyüklügü
Bir gün sahabenin bir kismi Peygamberimize (s.a.v.) Hz. Ali'yi çok sevmesinin sebebini sordu. Hz. Peygamber, orada bulunmayan Hz. Ali'yi çagirmasi için birini gönderdi ve orada bulunanlara sordu:
"Birisine iyilik etseniz, o da size kötülük etse ne yapardiniz?"
Cevap verdiler:
"Yine iyilik ederiz!"
"Yine kötülük yapsa?"
"Biz yine iyilik ederiz!"
"Yine kötülük yapsa?"
Orada bulunanlar cevap vermedi, suskunlukla baslarini öne egdiler.
Bu
"Kötülüge kötülükle mukabele etmesek bile iyilik yapmaya devam
etmeyiz" anlaminda bir suskunluktu. Bu
esnada Hz. Ali içeri girdi.
Resulullah, Hz. Ali'ye sordu:
"Ya Ali, iyilik ettigin biri sana kötülük etse ne yapardin?"
"Yine iyilik ederdim!"
"Yine kötülük yapsa?"
"Yine iyilik yapardim!"
Hz. Peygamber soruyu tam yedi defa tekrarladi.
Hz. Ali yedi defasinda da "Yine
iyilik ederdim!" diye cevap verdi.
Ashab, "Ya Resulullah, Ali'yi sevmenizin
sebebini simdi anladik!" dediler.
Iyilik ve kötülük
Vabisa bin Ma'bed (r.a.) anlatiyor:
"Bir gün Resul-i Ekrem'in (s.a.v.) huzuruna vardim. Iyilik ve kötülük hakkinda sorular sormak istiyordum. Bir baktim ki, yaninda büyük bir kalabalik var.
Insanlari yararak ilerlemeye çalistim.
Bana bazilari
"Vabisa, Resulullah'tan uzak dur,
buradan uzaklas!" dedi. Ben ise "Ben Vabisa'yim, birakin da ona yaklasayim. O benim en sevdigim insan, ona yaklasmaliyim!" diyordum. Resul-i Ekrem bana,
"Yaklas Vabisa!" buyurdu.
Iyice yaklastim, hatta dizim onun dizine degdi.
Allah'in elçisi bana,
"Bana neyi sormaya geldigini
sana ben mi söyleyeyim, yoksa sen mi söylersin?"
diye sordu.
Ben de, "Ey Allah'in Resulü! Sen söyle!" dedim.
"Iyilik ve kötülügün ne oldugunu mu sormaya geldin?"
buyurdu.
"Evet" dedim.
Üç parmagini birlestirerek gögsüme vurdu ve söyle buyurdu:
"Vabisa! Kalbine danis! Iyilik, kalbin uygun gördügü
ve yapilmasini onayladigi seydir. Kötülük ise,
kalbi tirmalayan, baskalari sana yap diye fetva verse
bile içe sinmeyen seydir."
Farkli mezhepten
bir imama uyarak namaz kilabilir
miyim?
Mezhep farkliligi herhangi bir imama veya kisiye uymaya engel olusturmaz. Bundan dolayi bir Hanefi, Safii imama veya bir Safii, Hanefi imama uyup namazini kilabilir.
Kadinlar,
kadinlara imamlik yapabilir mi?
Bu konuda mezheplerin farkli görüsleri var. Safii ve Hanbeli mezheplerine göre bir kadin, diger kadinlara imamlik yapabilir. (Ebu Davud, Salat, 61) Hanefilerin bu husustaki görüsleri farklidir. Onlara göre bir kadinin diger kadinlara imamlik yapmasi mekruh olmakla beraber caizdir.
Namaz kildiracak kadin, imamlik yaparken öne geçmeden diger kadinlarin arasinda durup imamligini yerine getirir. (Ibn Abidin, Redd, 1/ 380: Kitabul Fikh ale'l mezahib)
Imama uyarken
nasil niyet etmeliyim?
Niyet önemlidir. Namazin da sartlarindandir. Kisi namaz kilacaksa namazin adini koymalidir. Farz veya nafile namaz gibi hangi vakti kilacagini -ögle, ikindi gibi- belirlemelidir. Imama uyacagini veya tek basina kilacagini belirtmelidir. Bunlari kalbinden geçirmesi yetmekle beraber dille söylemesi daha iyi olur. Dille ifade etmek sünnettir.