Dinin beş şartından biri olan namaz hususunda ihmalkâr ve tembeliz. Ramazanı fırsat bilerek namaz için Rabbimizle yeniden sözleşme yapma zamanı. Allah’ın huzuruna çıktığımız bu anların hakkını verin
Ramazan ayı ibadetler konusunda kendimizi yoklama fırsatı veriyor. Namazı ihmal ediyoruz. Tembellik, iş güç, dünya telaşı bizi namazdan alıkoyuyor.
Kur'an-ı Kerim; "Gösteriş (gaflet veya önemsemeden) namaz kılanların vay haline" (Maun, 5-6) diye hakkını vermeden kılanlara böylesine ağır gönderimde bulunuyorsa hiç kılmayanların hali ne olacak diye düşünüyoruz doğrusu.
Ama onun cevabı da geliyor: "Ancak amel defterleri sağdan verilenler. Onlar cennettedirler. Birbirlerine suçlular hakkında sorular sorarlar ve dönüp onlara şöyle derler. 'Sizi Sekar'a (cehenneme) ne soktu?' Suçlular derler ki; 'Biz namaz kılanlardan değildik. Yoksula yedirmezdik. Boş şeylere dalanlarla birlikte biz de dalardık. Ceza gününü de yalanlıyorduk.' Nihayet ölüm bize gelip çattı. Artık şefaatçilerin şefaati onlara fayda vermez. Böyle iken onlara ne oluyor da Kur'an'dan yüz çeviriyorlar? Onlar sanki arslandan kaçan yaban eşekleridirler. Hatta onlardan her bir kişi, kendisine açılmış sahifeler verilmesini istiyor. Hayır, hayır! Onlar ahiretten korkmuyorlar. Hayır, düşündükleri gibi değil! Şüphesiz bu (Kur'an) bir öğüttür. Artık kim dilerse ondan öğüt alır." (Müddessir 39 – 55 )
Kur'an-ı Kerim müminleri tanımlarken; seçkin vasıf olarak gaybe imandan sonra namaz kılıyor olmalarına işaret eder. (Bakara 2-3)
Hz. Peygamber (sav) de İslam'ın beş şartını belirlediği "İslam beş şey üzerine yükselmiştir" hadisinde namazı sayar. (Buhari İman 1.2; Müslim,İman 19,22 Tirmizi İman 3, Nesai İman 13)
Kuran-ı Kerim bazı vakitlere işaret ederek namazı önemsememizi hatırlatır; "Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah'a gönülden boyun eğerek namaza durun." (Bakara 238)
Hz. Peygamber (sav) Hz Muaz'ı Yemen'e vali olarak gönderdiğinde; " Önce onları Allah'a kulluğa ve sonra da beş vakit namaza davet et" buyuruyor. (Buhari, Zekat, 41, Nesai, Zekat,1)
Neticede namaz, yüce Yaradan'a sığınmadır. Onunla dertleşme, onunla konuşmaktır. Ona teslim olmaktır. Onun içinde namaz, dinin temel direği sayılmıştır.
NAMAZA SÖZ VERİN
Gelin, bu fırsatı kaçırmayın. Şu yazıyı okuduğunuzda namaz konusunda ihmalkârsanız bugünden sonra sözleşin Rabbinizle. Namaza söz verin. Ama Hz. Peygamber (sav) gibi, Hz Ali gibi, Hz Ömer gibi kılmayı tasarlayarak namaza söz verin. Namazın hakkını vererek. Yüce Allah'ın huzurunda olduğunu bilerek.
Tıpkı Hz. Hasan gibi. Abdeste başladığında kıpkırmızı olurmuş yüzü ve titrermiş. Sorduklarında; "Biraz sonra huzuruna çıkacağım Rabbimin heyecanı beni kuşattı" dermiş. Selam olsun hakiki anlamda İslam'ı yaşayan o kutlu nesile. Rabbim bizleri de içimiz itibariyle onlara benzetsin.
BÜYÜKLERİN DUALARI
Zeynel Abidin'in duası
Rabbim! Günahlarım dilimi lal etti, konuşamıyorum; zira elimde hiçbir gerekçe yoktur. Ben (günahım) musibetimin esiri, amellerimin rehinesi, günahlarımın müdavimi, hedefimin şaşkınıyım. Kendimi sana karşı cüretkârca davranan, tehditlerini küçümseyen bedbahtlar yerine koydum. Aman Allah'ım! Hangi cesaretle sana karşı cüretkârlık yaptım, kendimi hangi kuruntularla aldattım? Efendim! Ayak tökezlemelerime ve yüz üstü düşmelerime acı. Cehaletime hilminle, kötülüğüme iyiliğinle mukabele et. Ben günahımı ikrar, hatalarımı itiraf ediyorum. İşte bu elim, bu da alnım. Kısas uygulamam için kendimi sana teslim ediyorum.
BİR AYET
(Ey Muhammed!) De ki: "Gelin, Rabbinizin size haram kıldığı şeyleri okuyayım: Ona hiçbir şeyi ortak koşmayın. Anaya, babaya iyi davranın. Fakirlik endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin. Sizi de onları da biz rızıklandırırız. (Zina ve benzeri) çirkinliklere, bunların açığına da gizlisine de yaklaşmayın. Meşrû bir hak karşılığı olmadıkça Allah'ın haram (dokunulmaz) kıldığı canı öldürmeyin. İşte size Allah bunu emretti ki aklınızı kullanasınız.(En'am, 151)
BİR HADİS
Hurma bulabilen hurma ile orucunu açsın hurma bulamayan da su ile iftar etsin. Çünkü su temizdir. (Ebû Dâvûd, Sıyam: 21 ; İbn Mâce, Sıyam: 25)
BİR SEVAP
Tevbe ve istiğfar etmek…
"Kim tevbe ve istiğfara devam ederse, Allah onu her darlıktan genişliğe çıkarır, her türlü sıkıntıdan kurtarır ve ummadığı yerden rızıklandırır."
SORU - CEVAP
1 Bazı ayetlerde "Biz onların kalbine mühür vurduk" diyor. Allah kalbe mühür vurunca kişinin hidayeti bulması nasıl mümkün olur?
Yüce Allah herkesi iyi veya kötüyü tercih edebilecek kabiliyette yaratmıştır. İmtihan için de iyi ve kötü olan fiilleri yaratmış ve kişilere kutsal emirlerle vahiyle peygamber göndererek hangi işin kötü ve hangi işin iyi olduğunu haber vermiştir. Yaratma işi Allah'a ait, tercih etme işi de kula aittir. Yani Allah sizin arzu ettiğinizi yaratmaktadır.
2 Güzel görünmek için estetik ameliyat haram mı?
Yüce Allah'ın bize verdiği güzelliklerimizi daha cazip hale getirmek için, taranmak, süslenmek, takı takmak, güzel giyinmek gibi estetik müdahaleler caizdir hatta teşvik edilmiştir. Ama Yüce Allah'ın yarattığı şekli beğenmemek, ameliyatla değiştirmek, bir nevi modaya uyarak bıçak altına yatmak doğru değildir ve yaradılışı değiştirme anlamı taşır. Kişiyi toplum içinde komplekse iten, eşiyle karşı karşıya getiren, manen rahatsız eden, vücuttaki şekil bozukluğu veya fazlalığı ise estetikle düzeltilebilir.
3 Müslüman bir kişi günah işlediği zaman imanı yok olur mu?
Müslüman kalmak ya da İslam'a girmek için Kelime-i Şehadet'e inanmak yeterli olacaktır. İbadetleri ihmal etmek veya günah işlemek kişiyi dinden çıkarmaz ama günahkâr yapar.