Günün Sözü :

amitriptyline 50mg

buy amitriptyline

sildenafil online

viagra for men igliving.com sildenafil online

How to Take Amoxicillin

buy amoxicillin

naltrexon

naltrexon

buy accutane 10mg uk

buy accutane pills

amoxicillin price without prescription

amoxicillin prescription no insurance

buy low dose naltrexone

naltrexone where to buy

low dose naltrexone buy

buy naltrexone
Helal kazanmak başlı başına bir ibadettir. Adabın muhafazasında aslan gibi olun. (Gavs-ı Sanı)
05.07.2024 - Kaynak


Başka Türkiye yok


Osmanlı'dan sonra Anadolu toprakları üzerinde bina edilen ülkemizin elbette dostu çoktur ama düşmanı da az değildir. Ülkemiz hem diğer Türk kökenli devletlerin hem de bütün mazlum ülkelerin ümididir. Kim ne derse desin İslam devletlerinin de ümidi bizim ülkemizdedir. Ve bizim en büyük zenginliğimiz bir ve beraber oluşumuzdur.
Zira tarih boyunca ülkemiz dışarıdan gelen her saldırıyı def etmiştir. Ama içeriden gelecek sıkıntılar adı üzerinde sıkıntıdır.
Farklı siyasi, mezhepsel hatta dini ayrılıklarımız olabilir. Ama toprağımız aynı, ülkemiz aynı. Allah korusun bu ülke sıkıntı yaşarsa herkes bu sıkıntıyı paylaşmak zorunda kalacaktır.
Kur'an-ı Kerim, "Allah'ın ipine sımsıkı sarılın" buyuruyor. "Fitne, savaştan beterdir" diyor. "Kardeş olun" diyor. Kısacası, "Kaos isteyenlere sakın fırsat vermeyin" diyor. Öyleyse şunlara dikkat edelim:

LÜTFEN SAKİN OLUN
Aşağılamayacağız: Hiç kimseyi siyasi, sosyal, dini, mezhepsel farklılıklarından dolayı aşağılamayacağız.
Dışlamayacağız: Ülkemiz, bu ülkeyi sevip bu ülkeye canını feda eden herkesin ülkesidir. Öyleyse dışlamayacağız.
Baskı uygulamayacağız: Hiçbirimiz diğerimize baskı uygulamalı. Herkes elbette kırmızı çizgilerimizi aşındırmadan görüşünü, katkısını ortaya koyabilmeli.
İnancımız sorgulanmamalı: Kişi başka dine, felsefeye veya arzu ettiğine tapabilir. İnanabilir. Ama hiçbir gerekçe imanımızı, dinimizi, kutsalımızı aşağılayamaz, sorgulayamaz. Nefret söylemini dini dışlamada kullanamaz. Nitekim biz iman edenler de başkasının dinine veya dinsizine bir şey dediğimiz yok. Zira Kur'an buyuruyor: "Sizin dininiz size, benimki bana." (Kâfirun Suresi).
Tahriklere kapılmamalıyız: Bütün dünyada, halkları ajite eden, yönlendiren, programlayan, bloke eden değişik güçler vardır. Onlar ülkeleri karıştırırlar. Bu tür tahriklere karşı birlikte ayakta durabiliriz.
Gençlerimizi korumalıyız: Gençlerimiz geleceğimizdir. Çok duru bir kalpleri vardır. Şer ve fitneyi hayal bile edemezler. Kendilerine bazı sosyal medya platformlarında hazırlanan tuzakları bilemeyebilirler. Keşke onlar için uyandıran programlar, belgeseller, sağlıklı organizasyonlar inşa edilip bilinçlendirilseler.
Adaletten ayrılmamalıyız: Adalet mülkün temelidir. Ve düşmanımız bile olsa ona karşı adil davranmalıyız. Zira adaletle erdemler inşa edilir.
Birbirimizi sevmeliyiz: Sevemiyorsak en azından katlanmalıyız. Birbirimizin açığını, hatasını, kusurunu araştırmayı mikrop inceleyen bir tabip hassasiyetiyle yapıyoruz! Yakışmıyor, biz böyle değiliz.
Öfke patlaması yaşıyoruz. Adam kızdığı adamı bıçaklıyor, sonra yetmiyor kafasını dağıtıyor. Ufak bir sürtüşme, bir bakıyorsunuz cinayetle sonuçlanmış. Lütfen sakin olun. Derin nefes alın. "Estağfurullah" deyin. "Hasbinallah" deyin.
Sizi sakinleştirecek ne varsa onu yapın. Bir düşünün: Siz böyleyseniz çocuklarınıza yarın nasıl bir dünya bırakacaksınız? Hiç düşündünüz mü?

OSMANLI'DA EDEP ÖRNEKLERİ
Eskiden "Kapıyı kapat!" denilmezmiş. Allah (CC) kimsenin kapısını kapatmasın diye düşünülürmüş. "Kapıyı ört ya da sırla" denilirmiş. Kapının kapanmadan yavaşça örtülmesi edeptenmiş.
"Lambayı söndür" denilmezmiş. Allah (CC) kimsenin ışığını söndürmesin diye. "Lambayı dinlendir" denilirmiş. Lamba yakılmaz, uyandırılırmış.
Uyuyan birisi uyandırılmak için sarsılmaz veya adıyla çağırılmazmış. "Agâh ol, eren ol" derlermiş.
İnsanların sözü kesilmez, işaret ve işmar edilmez, fısıltılar, gizli konuşmalar hoş karşılanmazmış.
Hanımlar beylerine "efendi" derlermiş. "Siz" derlermiş. hanımefendiliklerini gösterirlermiş.
Yerdeki haşerata basmamaya özen gösterdiği için adı "Karınca basmaz efendi"ye çıkan insanlar varmış.

ZARİF DAVRANIŞLAR
Osmanlı'da yaz sıcaklarında çeşme ve sebillerde karla soğutulmuş su verirlerdi. Hanlar ve kervansaraylarda yolcuları üç gün ücretsiz misafir ederlerdi. İmarethanelerde muhtaçlara her öğün yemek ikram ederlerdi. Borç yüzünden hapsedilmiş olanların borçlarını ödeyerek onları mahkûmiyetten kurtarırlardı. Ölen fakir kimselerin borçlarını öderlerdi. İhtiyaçlarını söylemekten utanan muhtaçlara, itibarlarını zedelemeden gizlice yardım ederlerdi. Evi yananlardan fakir kimselerin evlerini bedelsiz inşa ederlerdi.

SADAKA TAŞLARI
Sadaka taşları, taş bloklardan oluşan, genellikle cami veya türbe köşelerinde bulunan, ortası çukur, 1.5-2 santim yüksekliğinde taşlardı. Bu taşlar Osmanlı'da sosyal dayanışmanın bir parçasıydı. Fakirler dilenmekten, zengin riya ve gösterişten çekindiği için sadakalarını bu taşlara koyar, fakir de gece vakti gelip ihtiyacı kadarını buradan alır, geriye kalanını kendisi gibi bir başka fakire bırakırdı.

ZİMEM DEFTERİ
Osmanlı'da ramazan günlerinde zenginler, hiç tanımadıkları mıntıkadaki bakkal, manav vb. dükkânlara girer, onlardan zimem defterini, yani veresiye defterini çıkarmalarını isterdi. Baştan, sondan ve ortadan rastgele sayfanın borç yekûnunu çıkarttırıp, "Silin borçlarını. Allah kabul etsin" der çekip giderdi. Borcu ödenen, borcunu ödeyenin kim olduğunu; borcu sildiren, kimi borçtan kurtardığını bilmezdi.

VASİYETİMİZİ YAZMAK ZORUNDA MIYIZ?
Hz. Peygamber (SAV) her Müslüman'ın vasiyetini yazmasını tavsiye ediyor. İslam âlimleri bunun sünnet olduğunu söylerler. Aslında bu ölümden sonraki kargaşayı kaldırmak için takip edilecek doğru yoldur.
Eşler, babalarının maaşını almak için formaliteden boşanıyorlar. Bu boşanma geçerli midir? Alınan paranın durumu nedir?
Bu boşanma dinen geçerli olur. Bu iş devleti kandırmaktır ve alınan para haramdır.
Vakit namazlarından sonra kaza kılabilir miyim?
Sabah ve ikindi namazlarından sonra kaza namazı kılmamak daha uygundur. Diğer namazlardan sonra ve bütün namazlardan önce kaza kılabilirsiniz. Kaza namazı için bir sıra takip etmeniz gerekmez. Yani ikindiden önce mutlaka ikindiyi veya yatsıdan sonra mutlaka yatsıyı kılma zorunluluğu yoktur.
Diş kirası nedir?
Eskiden ramazan ayında varlıklı kimselerin iftara çağırdıkları yoksullara yemekten sonra yardım anlamında zarf içinde para takdim etmesidir.


Paylaş : Facebook'a Paylaş Twitter'a PaylaşMyspace'e PaylaşDelicious'a PaylaşFriend Feed'e PaylaşTechnoratiye PaylaşDigg'de Paylaş




Diğer Yazılarımdan Bazıları
  Dindarlık zayıflıyor mu? (15.11.2024)
  Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed şiiri (08.11.2024)
  Vefasız insanlar olduk (01.11.2024)
  Mısır’dan izlenimler (25.10.2024)
  Kendimizi sorgulayalım (18.10.2024)
  Hayırlı evlat yetiştirelim (11.10.2024)
Sayfa Başı
21.11.2024 Ezan Vakitleri
İmsak : 06:22   İkindi : 15:25
Güneş : 07:52   Akşam : 17:48
Öğle : 12:55   Yatsı : 19:12
      Duyurular
15.11.2024
Hocamizin bu haftaki gazete de "Dindarlik zayifliyor mu?" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabilirsiniz.
Devamı...
08.11.2024
Hocamizin bu haftaki gazete de "Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed siiri" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfas
Devamı...
01.11.2024
Hocamizin bu haftaki gazete de "Vefasiz insanlar olduk" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabilirsiniz.
Devamı...
      Ziyaretçi
                   Sayısı
Aktif : 835
Bugün : 6850
Bu Ay : 194217
Bu Yıl : 2960487
Toplam : 186034102
* 01.01.2011 Tarihi itibari ile
      Dini Sözlük