Günün Sözü :

buy antidepressants

buy elavil uk

buy accutane malaysia

accutane without blood tests blog.globalmamas.org accutane without gelatin

nerve pain in foot amitriptyline

amitriptyline pain relief dosage knagis.miga.lv nerve pain relief

amitriptyline online

buy amitriptyline london click here buy antidepressants visa
Fırsatlar da bulutlar gibi çabucak geçer gider. (Hz. Ebubekir (r.a))
11.06.2021 - Kaynak


Takva elbisesi daha hayirlidir


Disimiz gibi içimizi de temizlemekle emrolunduk. Kur'an bunun için "Libasu't-takva" yani "Takva elbisesi" tabirini kullanir. "Takva elbisesi daha hayirlidir" (Araf, 26) buyurur. Onun için bazi âlimler namaza girmeden evvel elbisesini temizle emrini, "Takva elbisesi giyin" olarak anlamislardir. "Bedenini temizle" emrini de biz, vücuttaki kir, kan, necaset, irin gibi seylerden arin olarak anladik, ama âlimler bunlarla beraber bir de "Kalbini ve ruhunu temizle" olarak anlamislar.
Tasavvuf büyükleri, iç âlemin, kalbin temizligine çok önem verdiler. Kalbini, ruhunu, niyetini, amelini, ahlakini düzeltmeden yaptigin kulluk, mana ifade etmez derler. Dis tertip ve düzeni herkes görür. Ama sen esas, Allah'in görüp kimsenin görmedigi iç âlemini düzelt ki, Rahman senden razi olsun.
Sibli bir gün abdest alip camiye gider. Kendisi devamini söyle aktariyor: "Camiye giderken bir ses geldi bana. Ses söyle dedi: Sibli, sen disini yikadin. Içini ne yaptin? Iç âlemini temizledin mi ki camiye gidiyorsun. Eve döndüm. Her seyimi feda ettim. Benden baska bir sey kalmadi. Her seyi hayatimdan sildim."
Denilir ki bir gün Ebu Hureyre (RA), Hz. Peygamber'le karsilasti. Ama Resulullah'a yaklasmadi. Uzak durdu. Efendimiz kendisine, "Neden uzak duruyorsun?" diye sorunca Hz. Ebu Hureyre, "Ya Resulullah, yikanmayi gerektiren bir hâl oldu. Henüz yikanamadim. Su bulmaya gidiyorum. Pis bir halde yaniniza yaklasmak istemedim."
Efendimiz, "Mümin necis olmaz, yani guslü gerektiren hâl olunca pis oldun demek degildir" diyerek batini kalp ve ruh temizligine de dikkat çekmek istedi.
Nitekim teyemmüm böyle degil mi? Gusül niyetiyle -su bulamayincaelleri ve yüzü toprakla ovusturmak yetmiyor mu? Burada gaye vücudu temizlemek degil, niyeti temizlemektir. Toprakla teyemmüm ederken vücuda su degmiyor. Ama Allah'a kurbiyyet niyetiyle yapilinca toprak bile yetiyor.
Takva; samimiyet, ihlas, duruluk, hasbilik Allah'a has olmak gibi anlamlara geldigine göre kisinin takvali olup olmamasi sadece Allah ile kul arasinda kalir. Onun için Hz. Peygamber ellerini kalbine götürüp, "Takva buradadir" buyurmustur. Siz takvali olup olmadiginizi bilirsiniz. Hakem sizsiniz. Ve elbet Allah'tir.

***

UNUTULAN SÜNNETLER
Üç nefeste içerdi: Hz. Enes der ki: "Efendimiz içecekleri üç nefeste içerdi" (Müslim-Buhari).
Içtikten sonra hamd ederdi: Ibn Abbas der ki: "Resulullah söyle buyurdu: Içecekleri iki veya üç nefeste için. Içerken besmele çekin. Içtikten sonra da Allah'a hamd edin" (Tirmizi).
Kabin içine solumazdi: Ebu Katada der ki: "Hz. Peygamber, su içtigi kabin içine solumayi yasakladi." Kabi sagindakine ikram ederdi: Bir gün Hz. Peygamber'e (SAV) sulandirilmis süt getirildi. Hz. Peygamber kaptan ihtiyaci kadarini içti. Efendimizin saginda bir bedevi, solunda ise Hz. Ebu Bekir oturuyordu.
Efendimiz kabi Hz. Ebu Bekir'e degil de saginda oturan bedeviye verdi. Ve söyle buyurdu: Herkes sagindakine versin (Müslim, Buhari).
Testi ve tuluma agzini dayamazdi: Efendimiz herhangi bir tulum, büyük testi ve benzeri kaplari agzina dayayarak su içmeyi -agzin artiginin suya girmesini- yasaklardi. Içini görmedigi kabi agzina dayayip su içmezdi. Muhtemelen agza degen su artiginin tekrar testiye, büyük kaba girmesini istemezdi.
Böylece bulasici bir rahatsizligi olan kisinin artiginin içilmesini engellemis olurdu.
Ikinci bir ihtimal de, içini görmedigi testi gibi kaplarin içine -özellikle köy yerlerinde- küçük hayvan veya böcegin girme ihtimalinden dolayi sakindirirdi.
Kabin içine üflemezdi: Efendimiz (SAV) kabin içine üflemeyi -sicak yemegi sogutmak amaciyla da olsa- yasakladi.
Nefes alirken kâseyi agzindan uzaklastirirdi: Ebu Said der ki: "Efendimiz içilecek seye üflemekten sakinirdi. Bir adam söyle dedi: Allah'in Resulü, su içecegim kabin üzerinde çerçöp görürsem ne yapayim? Efendimiz, "O çerçöp düsünceye kadar dök. Nefes alirken kâseyi agzindan uzak tut" buyurdu.
Ayakta ve oturarak su içerdi: Hz. Peygamber bazen oturarak, bazen de ayakta su içerdi. Ancak genellikle oturarak su içmeye müsaade ederdi. Nitekim suyun mideye daha rahat süzülmesi için oturarak içmek tavsiye ediliyor. Özellikle bugün terli bir insanin soguk suyu bir çirpida içmesi çok da tavsiye edilmiyor.
Su ile ilgili bir hatira:Bir gün Hz. Peygamber bir su kabi istedi. Agzi dar, derin olmayan bir su kabi getirdiler. Içinde az bir miktar su vardi.
Hz. Resulullah, abdest için getirilen bu kaba elini soktu. Enes diyor ki: "Hz. Resulullah'in parmaklari arasindan kaynayan suya bakiyordum. O gün o kaptan abdest alanlarin sayisi yetmis ile seksen kisi arasindaydi (Buhari, vudu, 45, 46; Müslim, fedail, 4-5).
Altin-gümüs kaplardan su içmezdi:Zevk u sefa ehli olan, simarik insanlar altin kaptan yemek yiyip su veya sira içmeyi severlerdi. Efendimiz bunlardan sakindirir, altin ile gümüs kaplardan su içmeyi yasaklardi. Bu tür kaplari yemekte kullanmak da yasaklanmistir.

ALLAH'I ÇOK ZIKREDIN
Müslümanlarin Rablerini zikretmeleri, iman eksikligi olanlari rahatsiz eder. Hatta zikredenleri, "Gösteris ve riya yapiyorlar" diye tenkit ederler. Sanki kalptekini okuyorlar! Peki, riya ve gösteris yapanlar yok mu? Elbette vardir. Ama kalplerin sarrafi Allah'tir. Yalani ve dogruyu sadece Allah bilir. Peygamber Efendimiz söyle buyurdu: "Allah'i o kadar çok zikredin ki münafiklar 'Bunlar gösteris yapiyorlar' desinler (Taberani, Kebir, 12786; Heysemi, Mecma, 10, 76; Beyhaki, Suab).
Allah'i zikredenlerden rahatsiz olanlar empati yapsalar, "Ya biz ne yapiyoruz" deseler iyi olmaz mi?

SEN, ALLAH'I SEVMIYOR MUSUN?
Fudayl bin Iyaz söyle derdi: "Sana Allah'i sevmiyor musun diye sorarsa sükût et. Sus, cevap verme. Zira hayir dersen dinden çikarsan. Evet dersen, Allah'i sevenlerin sifati yoksa sende bu durumda da yalanci olursun (Kutu'l Kulub, 3, 219).

IBADETI OLMAYAN ADAMIN HALI
Efendimiz söyle buyurdu: Ahirette zengin bir kul hesaba getirilir. Bu adamin iyi ameli -ibadeti- yoktur. Yüce Allah, (Biliyor olmasina ragmen) "Bu kulun iyi bir ameli var mi?" diye. "Yok" dediler. Ama bu zengin kulun söyle bir özelligi vardi: Fakirlere yardim eder, daralmis olana ise borç verirdi. Zorluk çeken insanlarin borçlarini silerdi. Böyle cömert bir adamdi. Allah buyurdu: "Ben ondan daha cömertim. Ben de bu kulumu affettim."


Paylaş : Facebook'a Paylaş Twitter'a PaylaşMyspace'e PaylaşDelicious'a PaylaşFriend Feed'e PaylaşTechnoratiye PaylaşDigg'de Paylaş




Diğer Yazılarımdan Bazıları
  Ahirette bir oturum (20.12.2024)
  Zulüm ebedi olmaz (13.12.2024)
  Fatih Sultan Mehmed’in Hz. Muhammed şiiri (06.12.2024)
  Cumhurbaşkanımız din şûrasında çok önemli mesajlar verdi (29.11.2024)
  Büyük Rus yazar Tolstoy’un İslam ve Peygamber hayranlığı (22.11.2024)
  Dindarlık zayıflıyor mu? (15.11.2024)
Sayfa Başı
22.12.2024 Ezan Vakitleri
İmsak : 06:47   İkindi : 15:26
Güneş : 08:19   Akşam : 17:46
Öğle : 13:08   Yatsı : 19:13
      Duyurular
20.12.2024
Hocamizin bu haftaki gazete de "Ahirette bir oturum" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabilirsiniz.
Devamı...
13.12.2024
Hocamizin bu haftaki gazete de "Zulüm ebedi olmaz" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan okuyabilirsiniz.
Devamı...
06.12.2024
Hocamizin bu haftaki gazete de "Fatih Sultan Mehmed’in Hz. Muhammed siiri" yazisi çikti. Yazinin tümünü sitemizden veya gazetenin internet sayfasindan
Devamı...
      Ziyaretçi
                   Sayısı
Aktif : 615
Bugün : 3163
Bu Ay : 187702
Bu Yıl : 3251766
Toplam : 186325381
* 01.01.2011 Tarihi itibari ile
      Dini Sözlük