Prof. Nihat Hatipoğlu: "Cumhurbaşkanımızın bu sözlerinden dinde reform isteyen mızıkacı takımına da, Müslümanların karikatürize edilmesine neden olan dar anlayışlı çevrelere de ekmek çıkmaz. Sayın Cumhurbaşkanımız içtihada açık olan alanla ilgili, çağın ihtiyacına yönelik yeni şeyler söylenmesi gerektiğinin altını çizdi."
Dini karikatürize etmeyi hedefleyen ve toplumun geniş bir kesimini rahatsız eden açıklamaların ardından başlayan tartışmada Cumhurbaşkanı Erdoğan son sözü söylemiş ve "Müslümanlar kendini güncellemelidir" demişti. Cumhurbaşkanı'nın bu sözleri kamuoyunda büyük bir destek bulurken sosyal medyada başlayan bir kara propaganda ile bu açıklama farklı bir yöne çekilmeye çalışıldı. Peki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu tarihi çıkışı ne anlama geliyordu. Kıyamete kadar son din olarak hükmünü koruyacak olan İslamiyet modern çağır getirdiği yeni sorunlara nasıl, hangi yöntemlerle ve kimler aracılığıyla cevap verecek? Bu konudan merak edilen soruları sizler için Prof. Nihat Hatipoğlu'na sorduk.
KURAN'IN HİÇ DEĞİŞMEYEN HÜKÜMLERİ VARDIR
- Hocam kafa karışıklığına sebebiyet vermemek için önce şu soruyu sormak istiyorum. Dinin çağlar boyu hiç değişmeyecek, tartışılmayacak hükümleri nelerdir?
Kuran-ı Kerim ve sahih sünnet islamın iki temel kaynağıdır. Bu iki kaynakta yer alan açık hükümler tartışılamaz. Geçerliliği kıyamete kadardır. Tartışılamaz. Mesela domuz eti ve içkinin haram olmasını hiçbir islam alimi tartışamaz. Faizin, adam öldürmenin, iftiranın, zinanın haram olmasının tartışılamayacağı gibi. Bu kuralın değiştirilmesi teklif bile edilemez.
ÇAĞIN GETİRDİĞİ YENİ SORULARA İSLAM CEVAP VERİYOR
- Çağımızın getirdiği yeni sorunlar, sorular ve meseleler var ve bunların önemli bir kısmı da dinin alanına giriyor. Peki hangi konularda yeni içtihat yapılabilir?
İslam dini her çağa cevap verecek bir yapıdadır. Önümüze yeni bir mesele geldi. Sigorta, organ nakli, bankacılık, klonlanma konusu, tüp bebek, büyük ticari ortaklıklar, paranın kullanımı, enflasyonun değerlendirilmesi ve yığınla yeni mesele. Bizim buna bakış tarzımız ne olmalı.
ÖNCE CEVABI KURAN'DAN ARAYACAĞIZ
- Hepsi birbirinden karmaşık konular. Cevabını nereden aramaya başlayacağız?
İslamiyet bize hiçbir dinde olmayan bir sistem ortaya koymuştur. Önce bu soruların cevabını Kuran'dan arayacağız. Allah'ın kelamında bu konuda veya benzer bir konuda bir ifade var mı? Kuran'da yoksa sahih sünnete bakacağız. Burada da bulamazsak islam alimlerinin ortak görüşüne yani icmaya bakarız. Burada da yoksa kıyasa bakarız. Yani yeni bir olayı başka bir olayla benzeştirme şansımız var mı. O da yoksa içtihat alanımız açıktır.
İSLAM ALİMLERİ HİÇBİR DÖNEMDE HANTAL OLMADI
- Peki hocam bu içtihatı kim ve neye göre yapacak?
İslamın iki temel kaynağı olan Kuran ve sünnetin yanı sıra, kıyası, örfü, umumi menfaati, dönemin şartlarını da göz önünde bulundurarak yeni bir meselede bir içtihat yapılabilir. Tabi herkes de içtihat yapamaz. İçtihadı yapacak olanların şartları kitaplarda uzun uzun anlatılmıştır. Zaten günümüzde bu yöntem sürekli olarak kullanılmaktadır. İslam alimleri hantal değildir. Cesur şekilde içtihatlarda bulunmuşlardır. Kuran ve sahih sünnette açık olarak yer alan hiçbir hükmü de tartışılır hale getirilmesinden kaçınmışlardır.
İÇTİHAT KAPISI AÇIK AMA ÖNÜNE GELEN YAPAMAZ
- İçtihat kapısının bir daha açılmamak üzere kapalı olduğunu söyleyenler var
İçtihat kapısı kapalı değildir. Ama her önüne gelenin de içtihat yapacağı anlamına gelmez. İslamın sabit hükümlerini kabul etmeyen bir insan problemli olacağı için içtihadı da kabul edilemez. Gazali'den sonra içtihat kapısının kapandığı gibi büyük yalanları söyleyenlerden uzak durmak gerekir. Hangi dönemde kapandı ki bu dönemde içtihat kapısı kapansın. Günün şartlarına göre her dönemde çözüm bulunmaya çalışılmış.
DİNİ KONULARDA ÜSLUP ÇOK ÖNEMLİ
- Dini konularda üslup nasıl olmalı. Dini konularda tavsiyelerde bulunurken insanları dinden soğutma gibi bir risk de var mı?
Dini konularda konuşmak için kendilerini ehil olarak gören insanlar soru soranların ve muhataplarının psikolojik durumunu mutlaka göz önünde bulundurması gerekir. Problemini, bilgi durumunu ve ruh halini bilmeden fetva verirsek inanç cellatı olabiliriz. İslam alimleri fetvalarda ve dini konularda açıklamalarda bulunurken tartışma yaratacak, fitneye sebep olabilecek alanlardan hızla kaçınmışlardır. Biz de konuşma yaparken bunlara dikkat etmemiz gerekir. Toplumu yaralayacak, kutuplaştıracak, dini tartışılır hale getirecek, Müslümanları karikatürize hale getirecek, kötü niyetli ve islamı saldırmak için pusuda bekleyen insanları harekete geçirecek söylemlerden kaçınmamız gerekir.
İNSANLAR CEVAP ARARKEN YANLIŞ YERE GİTMESİN
- Sizin programlarınızı yıllardır takip ediyoruz. Toplum olarak dini konularda çok soru sormuyor muyuz?
Bu normal bir şey. Vatandaş hayata dair karşılaştığı bir sorunda soru sorabilir. Her alanda olduğu gibi dini alanda da vatandaşımız soru sorabilir. Çünkü dünya ve ahiretini ilgilendiriyor. Kendi kendine cevap veremeyebilir. Hatta tatmin olmuyorsa farklı farklı yerlere de sorabilir. Önemli olan yanlış yerlere gitmesin.
PEYGAMBERİMİZDEN BAŞKA MANEVİ ÖNDERE İHTİYACIMIZ YOK
- Dini alan suistimale çok açık. FETÖ örneğinde bunu gördük. Bir islami oluşuma girmek isteyen birey yanlış bir yola sapmamak için nelere dikkat etmeli?
Öncelikle şunu söylemek gerekir. Allah'ın kitabı, Peygamberimizin sahih sünneti ve islam alimlerinin yaşantısı çok açık. Hz. Muhammed'in olduğu yerde başka bir manevi öndere ihtiyaç yoktur. Bu sözlerimden tasavvufun inkarı anlaşılmasın. İslam alimlerinin vakarına zarar verecek bir cümlenin içerisinde hayatım boyunca olmadım. Bizim ihtiyacımız Allah'ın kelamı ve Hz. Peygamberin sünnetidir. Kuran bize zaten örnek alınacak model kişiyi gösteriyor. Kuran ile Hz. Muhammed'in bağını koparmaya çalışanlar var. Bunlar da büyük tehlike. Yeniden Kuran'a dönüş yapmamız gerekiyor. Hz. Peygamber dönemindeki safiyane din anlayışına dönersek bu radikal çıkışlardan da korunmuş oluruz. İman kodlarımıza zarar veren hasta bakış açılarının hepsinden bilimsel anlamda kurtulmamız ve tasfiye edilmesi gerekir.
HOCALARIN FONKSİYONU OKUL ÖĞRETMENİNDEN FARKLI OLMAMALI
- Peki insana rehberlik edecek din aliminin fonksiyonu ne olmalı?
Ünvanı ne olursa olsun bir insana rehberlik yapacak kişinin fonksiyonu İlkokul, ortaokul veya lisede size ders veren öğretmeninizden farklı olmamalı. Sizi cennete götürecek olan şey Kuran'dır, samimiyetinizdir ve takvanızdır. Diyanet, İlahiyat ve İmam Hatip okulları çok önemlidir. Hikmet sahibi maneviyat önderlerine de elbette saygımız var. Toplumu rahatsız etmeyecek, islamiyeti karikatürize etmeyecek söylem çok önemli. Bizi birleştirecek en büyük ilaç dindir. Bunu yapmazsak farkında olmadan Allah dinine zarar vermeye çalışanlarla aynı safta olabiliriz.
CUMHURBAŞKANI'MIZIN SÖZLERİ ÇOK AÇIK
- Hocam Cumhurbaşkanı Erdoğan "Müslümanlar kendilerini güncellemeli" şeklinde özetlenecek bir çıkış yaptı. Bu sözler toplumda geniş bir kabul görürken sosyal medyada da bir kara propaganda başlatan dar bir çevre de dikkat çekti. Cumhurbaşkanı'nın bu açıklamaları hakkında ne söylemek istersiniz?
En başta şunu söyleyeyim. Cumhurbaşkanımızın bu sözlerinden dinde reform isteyen mızıkacı takımına da, Müslümanların karikatürize edilmesine neden olan dar anlayışlı çevrelere de ekmek çıkmaz. Sayın Cumhurbaşkanımız içtihada açık olan alanla ilgili, çağın ihtiyacına yönelik yeni şeyler söylenmesi gerektiğinin altını çizmiş. Bu konuda yapılan tartışmayı çok iyi niyetli bulmuyorum. Bu din reforma ihtiyaç duymaz. Hiç deforme olmadı. Bir problem arıyorlarsa Müslümanlar kendilerinde arasın. Allah "bu dini biz indirdik, ve bu dini biz koruyacağız" buyuruyor. Biz çağdaş meselelerde, yeni konularda, yeni ortaya çıkmış sosyal meselelerde çağları aşan dinamik bir yapı ile fetvalarımıza ve açıklamalarımıza devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımızın sözleri de bu doğrultudadır. Kimse elini ovuşturarak buradan kendilerine malzeme çıkarmaya çalışmasın.